Estetik, Altın Oran ve Yüz Matematiği
Altın oran son zamanlara değin matematik ve sanatta kullanılırken, günümüzde artık esteik ve kozmetik dermatolojide de yerini almış, bir bütünün parçaları arasında gözlenen, uyum açısından en yetkin boyutları verdiği düşünülen geometrik ve sayısal bir orandır.
Matematiksel olarak bakıldığında bir doğru parçasını belli bir noktadan 2’ye böldüğünüzde küçük parçanın büyük parçaya olan oranı büyük parçanın doğrunun bütününe olan oranına eşit olduğu gözlenir. İşte bu orana altın oran denilmektedir.
Altın oran, deniz kabuğunun kıvrımları, kulak kepçesinin yapısı, piramitlerin taban ve yükseklik uzunlukları arasında ki ilişki, Leonardo DaVinci’nin Mona Lisa tablosunda ki oranlar, Picassonun eserlerinde, İnsan kol uzunluğunun dirsek uzunluğuna oranı, parmak boğumları arasında ki oranlar gibi doğada pek çok canlı ve cansız varlıklarda görülmektedir.
Dolayısıyla bir çoğumuza güzel gelen belki de onbinlerce nesnede aslında bizim farkedemediğimiz bir altın oran veya bu orana yakın bir oran bulunmaktadır. Güzellikte de aslında altın orandan bahsetmek hiçte yersiz değildir. Bu sebeple günümüzde uyguladığımız dolgu, botoks, iplerle yüz germe, örümcek ağı tedavileri, kaş kaldırma, ameliyatsız göz burun ve meme estetiği gibi bir çok estetik ve kozmetik işlemi aslında altın oranı arayacak biçimlerde yapılmaya başlandığını görmekteyiz.
Sanatsal ve matematiksel zekanın yanında el becerilerinin de etkili olduğu bu alanda gerçekten de gün geçtikçe daha da heyecanlanıyor ve gelişmeleri takip ediyoruz.
Aslına bakarsak dolgu, botoks, iplerle yüz germe gibi minimal invaziv (Girişimsel) işlemlerle yüzdeki altın orana yaklaşmaya çalışmak ve bunu bilerek önerilerde bulunmak, resim heykel gibi sanatsal faaliyetlere yatkın veya uğraşan doktorlar için oldukça büyük bir avantajdır.
Peki herkes ''Altın Oran'a'' sahip olabilir mi?
Pek tabi ki her kişinin ayrı bir yapısı ve ayrı ayrı oranları vardır. Zaman zaman bu oralardan çok uzak ya da çok yakın olan yüzlerle de karşılaşmaktayız. Bizim hedefimiz mümkün olduğunca ve kişinin yapısı müsait oldukça estetik ve kozmetik açıdan yeniden şekillendirme yapmaktır.
Profiloplasti nedir ?
Profitoplasti kontürlerin düzeltimesi anlamına gelir. Yani yüzün bütününü değerlendirip, bozuklukları düzeltmeye “profiloplasti” denilmektedir. Estetik bir işlem yaparken tek bir noktaya odaklanmak aslında doğru bir yaklaşım değildir. Siz burnunuzdan şikayetçi iken aslında burnunuzun yüzün diğer anatomik bölgelerle uyum içerisinde olması gerekmektedir. Bu yüzden estetik müdahalelerde mutlaka global bir yüz değerlendirmesi yapılmalı, yüzdeki ölçülebilir altın oranlara dikkat edilmeli ve buna yönelik girişimlerde bulunulmalıdır. Çünkü yüzün tümü bir bütün içinde “güzel” veya “estetik” görünümü sağlar. Profiloplasti ile; tek bir bölgeyi düzeltmek yerine, onun çevre yapılarla birlikte bir bütün olarak düzeltilmesi sağlanır. Hastanın yüz değerlendirilmesi sonrası ideal olan oranlar kendisine anlatılmalı ve diğer gerekli girişimler de önerilmelidir. Kısaca yüz “profilini” total olarak düzeltmek idealdir. Bunu yaparken daima ‘’yüz matematiği’’ ve “altın oran” önderliğinde adımlar atılmalıdır.
Sonuç olarak Profiloplasti; yüzdeki tüm yapıları global olarak değerlendirme ve birbirleri ile uyum içerisinde yüz profilini şekillendirme ya da yeniden yapılandırma olarak özetlenebilir.
Yüz matematiği denildiği zaman neyi anlıyoruz?
Yüzü oluşturan belli yapılar birbirleri ile uyum içerisinde olabilmeleri için ölçülen belli açılar bulunmaktadır. Bu yüzden yüzün estetik analizi yapılırken bu açı ölçümleri oldukça önem arz etmektedir. Ölçtüğümüz bu açıları kısaca anlatacak olursak;
· Alın ile burun düzlemi arasındaki frontonazal açı (120o),
· Burun ve yüz düzlemi arasında kalan nazofasiyal açı (30-40o),
· Burun düzlemi ile çene arasında bulunan nazomental açı (120-132o),
· Çene ile boyun araında bulunan mentoservikal açı (80-95o),
· Çene ile boyun arasında bulunan diğer bir açı ise submental-boyun açısı (121-126o),
Burun ile üst dudak arasında bulunan nasolabial açı (94-110o),
· Alt dudağın çene ile oluşturduğu dudak çene açısı (90-110o),
· Yüze profilden bakıldığında görülen fasiyal-yüz açısı (168,7+-4,1o),
· Yine profilden bakıldığında kulağın orta ön kısmındaki tragus denilen çıkıntıdan burun köküne, burun ucuna, üst dudağa ve çene ortasına çizilen çizgiler sonucu oluşan;
· nasal (burun) açı (23o),
· maksiller (orta yüz) açı (14o),
· mandibuler (çene) açı (17o).
Profiloplasti yüzün hangi bölgelerine uygulanabilir?
Alın: Normalde belli bir oranda dışa dönük yani konveks olması gerekir. Bu bölge çok düzse yağ dolgusu veya diğer dermal dolgular ile konveks bir şekil verilebilir yada çok çıkıntılı bir yapısı varsa traşlama yapmak gerekebilir. Saç çizgisi çok aşağıda yerleşmiş ise yani alın çok darsa epilasyon ile saçların geriye alınması sağlanarak dar alın daha geniş bir hale getirilebilir.
Kaşlar: Düşük kaşlara iplerle kaş asma yöntemleri, botoks veya dolgu enjeksiyonları yapılarak kaş ucunun kalkması ya da kaşa şekil vermek mümkündür. Yine kaşların alım şekli de altın orana uygun yapıldığında daha alımlı bir ifade elde edilebilir.
Burun: Estetik rinoplasti işlemi ile burun küçültülebilir, büyültülebilir, ucu kaldırılıp indirilebilir veya burun uzatılıp kısaltılabilir. Uygun kişilerde burundaki kontur bozuklukları özel dolgular ve ipler yardımı ile ameliyatsız burun estetiği ile düzeltilebilir.
Yanaklar: Orta yüz denilen yanak kısımlarındaki çökme, zayıflık veya sarkmalarda dolgu ve yağ ejeksiyonları, iplerle yukarı asma ve dolgunlaştırma, orta yüz germe ameliyatları, yanak asma ameliyatları, elmacık kemikleri üzerine protez uygulaması gibi işlemler yapılabilir.
Dudaklar: Anatomik olarak üst dudak hafifçe alt dudağın (1-2 mm) önündedir ve alt dudak üst dudağa göre daha kalındır. Normal oran olarak ise üst dudak 2 birim ise alt dudak 3 birim ölçülerinde olmalıdır. Burun kökünden dudakların ortasına kadar olan mesafe ile dudak ortasından çene altına kadar mesafe arasında altın orana dikkat edilmelidir. Dudakların her iki kenarı göz bebekleri karşıya bakarken iz düşümüne denk gelmelidir. Burun operasyonu yaptıracak kişilerde dudak pozisyonu, dolgunluğu ve ölçüsü çok önemlidir. Dudak konturları ve dolgunluğu dolgular ve yağ enjeksiyonları ile düzeltilirken, üst dudak mesafesi cerrahi olarak düzeltilebilmektdir..
Çene: Profiloplasti'de burundan sonra en önemli bölge çene konturudur. Çiğneme normal fakat çene ucu bölgesi büyük veya küçükse düzeltilmesi yüzün görünümünde oldukça önemlidir. Ülkemizde en çok görülen sorun çenenin geride olması (prognathi) ve çene yüksekliğinin kısa olmasıdır. Bu kadınlarda yuvarlak ve kısa bir yüze neden olurken erkeklerde de zayıf yüz hatlarına neden olur. Çene ucunda dolgular ile büyütme ve ilerletme, fazlalığı ise traşlama düzeltilebilmektedir. Bu işlemler hem burun estetik görünüşünü hem de kişinin yüz ifadesini fazlayıyla değiştirmektedir. Bazen yalnızca çeneye yapılan küçücük bir dokunuş bile başka hiçbir şey yapmaksızın bambaşka bir görünüm sağlayabilmektedir..
Çene Altı Bölgesi: Gıdı bölgesinde ki (submental) yağ fazlalığı hastanın çenesinin ve boynunun olduğundan daha kısa ve geniş görünmesine yol açar. Bu bölgeye yapılacak basit bir yağ alma (liposakşın veya lipoliz), iplerle uygulanan germe ve lipolizler, cihazla uygulanan lipolizler veya cerrahi germe çene konturunu düzgünleştirmekle birlikte yüz ve boynu birbirinden ayırarak çok daha güzel bir görünüm sağlayabilmektedir. Boynun diğer kısımlarındaki kırışıklık ve fazlalıklarda yine cerrrahi olaark gerilebileceği gibi cerrahi olmadan da iplerle boyun germe ya da cihazlarla sıkılaştırma işlemleri ile düzeltilebilmektedir.
Tabi ki cerrahi ya da cerrahisiz işlemlerin kimlere uygulanabileceği yaş, sarkma durumu, genel tıbbi durum gibi parametrelere bağlı olarak da değişmektedir.
Yüzdeki altın oranlar nasıl hesaplanır?
Daha kolay ölçümler yapabilmek için kullandığımız altın pergel vardır.
Yüzdeki altın oranları şu şekilde ölçmekteyiz;
1- Yüzün eninin boyuna oranı,
2- Göz genişliğinin gözün iç kısmından kulağa mesafesinin oranı,
3- Her iki kaş arası mesafenin gözün yatay genişliğine oranı,
4- Burun genişliğinin dudak genişliğine oranı,
5- Çene dudak ortası arası mesafenin, dudak ortası göz bebeği arasındaki mesafeye oranı,
6- Çene burun arası mesafenin, burun saçlı deri çizgisi arasında ki mesafeye oranı,
7- Çenenin ön uzunluğunun veya gözün yatay uzunluğunun çenenin yan uzunluğuna oranı.
Bir yüzde yaklaşık olarak 24 tane altın oran mevcut olup, iyi bir değerlendirme ile müdahale gerektiren alanlar tesbit edilebilmektedir.
Dolgu, botoks ve iplerle yüz germenin kalıcılığı ne kadardır?
Yine kişilerin uyku düzenleri beslenme alışkanlıkları geçirdikleri hastalıklar kullandıkları ilaçlar spor yapıp yapmamaları, alkol sigara kullanıp kullanmamalarına bağlı olarak aynı kişide bile bu süreler oldukça değişkenlik gösterebilmektedir. Bu yüzden bu konuları doktorlarınızla daha detaylı konuşabilirsiniz.
Sağlık ve Güzellik dolu günler dilerim.